Meslek hayatımın geride kalan yıllarında çok şey yaşayıp görmüş birisi olarak, koalisyonlu hükümetlerin milletvekilleri dahil Belediye başkanları ile yakın temaslarımız oldu.
Zaman zaman eleştirdik, tenkitlerde bulunduk zaman zamanda yaptıkları iyi şeyleri kamuoyu ile paylaşmaktan geri durmadık.
-İş yapmadınız dedik
-Halkı unuttuklarını hatırlattık
-Kayırdınız, taraf tuttunuz dedik
-Yoksulu, düşkünü, evsizi görmüyorsunuz yapmayın dedik
-Kırıkkale’den uzaklaşıyorsunuz
-İlçe ve Beldelerin hizmet beklediğini dile getirdik
-Farklı vekil olacaklarını ama olamadıklarını söyledik.
Yazılarımızın Muhataplarından taktir gördük ama tenkit edildiğimiz de olmadı değil.
Karşılıklı hoşgörü ve iyi niyet çerçevesi içinde siyasetçilerle yıllar yılları kovaladı bugün geldiğimiz noktada Kırıkkale’nin yeni vekilleriyle de tanıştık.
-Ramazan Can
-Abdullah Öztürk
-Mehmet Demir
Şöyle geriye dönüp düşünüyorum da Mehmet Demir ve Öztürk, daha yemin ettiklerinin ertesi haftasında alışılagelmişin dışında bir tavır sergilemesi dikkatleri üzerine çektiler.
Belki bazılarına abartı gelecek ne yaptı ki diyenleriniz olacak, belki de çoğunuz haklı bulacaksınız biliyorum.
Fakat öncelikle vekillerin dikkat çeken tavırlarının ne olduğunu anlatmak gerekiyor.
Biliyorsunuz, 1 Kasım seçimlerinde ekibiyle birlikte Demir ve Öztürk’e destek veren Yahşihan Belediye Başkanı Ahmet Sungur, teşekkür yemeği verdi.
Ben deyim salonda 1500 kişi siz deyin 2000 kişi vardı desem inanın atmış olmayız.
Salon hınca hınç dolu anlayacağınız.
Ayakta kalan, oturamayan, yer bulamayanları saymıyorum.
İşte bu salonda ilk defa bir gelenek başladı.
Bugüne kadar olmayan, yapılmayan ve kimsenin dikkatini çekmeyen bir gelenek.
Belediye Başkanı Ahmet Sungur, Milletvekilleri Mehmet Demir ve Abdullah Öztürk tarafından mütevazi, saygın ve bir o kadar dostça yaklaşım.
Neydi biliyor musunuz?
Vekiller ve Başkan Sungur’un salondaki masaları tek gezip Ak Partiye 3-0 yaptıran ekiple tokalaşmalarıdır.
Sanıyorum vekillerin masaları ziyaret etmeleri 1 saati buldu.
Ekip ile hal hatır edip, resim çekindiler.
Samimi bir ortamdı diyebiliriz.
Şunu söyleyebilirim, bu tavır ve yaklaşım bugüne kadar yapılmamıştı.
Bu da gösteriyor ki, başlatılan gelenek samimiyetin, ekibe verilen ve gösterilen değerin ölçüsü olacaktır.
Seçmenin ve özveride bulunan ekibin siyasilerden beklentisi de bu değil midir?
Seçmen daha ne istesin.
Demli bir çay, samimi bir yaklaşım, dostça bir tavırdan başka.
