
Unutulan Vefa: Alpaslan Pehlivanlı’nın Ardından Sessizlik
Türkiye siyasetinin önemli isimlerinden biri olan Merhum Alpaslan Pehlivanlı, Kırıkkale’nin bağrından çıkmış, hem Keskin’in hem Balışeyh’in sesi olmuş, Ankara’da Kırıkkale’nin hakkını cesurca savunmuş bir değerdi. Bugün, ölümünün 31. yıl dönümünde sessizliğin gölgesinde bir anma yaşanıyor. Ne bir yazı, ne bir açıklama, ne de bir hatırlatma… Sadece sessizlik.
Kırıkkale olarak Alpaslan Pehlivanlı’ya vefamız sadece bir bulvara ismini vermekle mi sınırlı kaldı? Oysa siyaset konuşulan her ortamda onun adı hâlâ geçiyor: “Bir daha onun gibi biri gelmedi” diyerek başlanıyor söze. Ama o sözün arkasını getiren, arkasından bir dua eden, bir teşekkür eden neredeyse yok.
Hafızalarda yüceltilen bir isim ama pratikte unutulmuş bir değer. Merhum Turgut Özal gibi güçlü bir liderin yanında dimdik durmuş, memleketi için savaş vermiş bir adamdı Pehlivanlı. Sadece kendisi için değil, Kırıkkale için çalıştı.
İl belediyesinden ilçe belediyelerine kadar birçok kişiyi o koltuklara taşıdı. Şehrül-Emin oldular Pehlivanlı sayesinde. Bugün o koltuklarda oturmuş olanların kaçı bir satır olsun ona teşekkür etti?
Vefasızlık sadece onlarla sınırlı değil. Hadi onları geçtik diyelim…
Bir de her fırsatta soyadını öne sürenler var. (Habilhan Pehlivanlı) (Alper Pehlivanlı) tenzih ediyorum “Ben Alpaslan Pehlivanlı’nın yeğeniyim” demeyi bilen, bu soyadı üzerinden siyaset yapanlar… Şuan sözde Kırıkkale siyasetine yön verenler, Bugün nerede onlar? Onlardan da tek bir cümle çıkmadı. Adını kullanırken yarışanlar, adını yaşatmak söz konusu olduğunda sırra kadem basıyor. Bir teşekkür çok mu zordu? Bir dua, bir anma metni, bir paylaşım… 31 yıl geçti, siz hâlâ üç satır yazmaya üşeniyorsunuz. Bu mu sizin siyaset anlayışınız? Bu mu sizin vefanız? Bu suskunluk, sadece bir ayıbı değil, bir neslin sorumluluktan kaçışını da gösteriyor.
Merhum babası Zühtü Pehlivanlı gibi siyasetin ağır bedelini ödeyen Alpaslan Pehlivanlı, bugün belki de en çok hak ettiği şeyi, vefayı göremeden anılıyor.
Oysa vefa, sadece hatırlamak değil, sahip çıkmaktır. Sadece geçmişi anlatmak değil, geleceğe taşımaktır.
Kırıkkale’ye yıllarca hizmet etmiş, birçok kişiye makam kazandırmış bir adamın ardından bu kadar sessizlik ancak nankörlükle açıklanabilir. Vefasızlık kol gezerken, bir zamanlar onun sayesinde yükselenlerin sessizliği, aslında kendi geçmişlerine olan ihanettir.
Bugünlere gelmelerinde en büyük pay sahibi olan isme bu kadar uzak durmak, hiçbir bahaneyle açıklanamaz.
Bizim Keskin’de nam-ı değer kirli Tacettin emmimin oğlu Hüseyin Güler’in bir sözü var onun ile noktalayım unutmayın, vefa sadece bir semt adı değildir.
Video oynatıcı
00:00
00:00
Ruhun şad olsun güzel insan
Unutmak memleketi unutmaktır ,unutmak doğruluğu yiğitliği hizmeti unutmaktır . şahsın adına ölene dek unutmayacağım ışıklar içinde uyusun Allah rahmet eylesin .
Allah rahmet eylesin mekani cennet olsun
Allah rahmet eylesin.Cahilin biri amcam dediğim iki insanı aramızdan aldı.Mekanları cennet olsun
ALLAH.A CC RAHMET EYLESİN MEKANI CENNET OLSUN İNŞALLAH
Allah rahmet etsin mekanı cennet olsun güzel vekilim
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun 🤲
Allah rahmet eylesin amcama
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah.
Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun inşallah