Türkiye Gençlik Teşkilatı (TÜGVA) Kırıkkale Temsilciliği ve İl Kültür Müdürlüğü ile ortaklaşa “Mekke’nin Fethinin” 1388 yıl dönümü nedeni ile programı düzenlendi.
Kültür Merkezi’nde düzenlenen program İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı ardından, Kuran’ı Kerim okundu. Program, ilahi dinletileri ve TÜGVA’nın Manifesto videosuyla devam etti.
BU RUH FETİH RUHUDUR
Mekke’nin Fethi programı düzenlediklerini aktaran TÜGVA Kırıkkale Temsilcisi, Çağrı Parlak “Biz İstanbul’un fethini Diyarbakır’ın fethinden Diyarbakır’ın fethini Kudüs’ün fethinden Kudüs’ün fethini de Mekke’nin fethinden ayırmıyoruz. Mekke önündeki orduda hangi ruh varsa Kudüs’te de Diyarbakır’da da İstanbul’da da aynı ruh vardır. Bu ruh fetih ruhudur. Günler öncesinden başlayan hazırladıkları yıl başı eğlencesidir. Biz yılbaşı gecesi adı altında tüm dünya haklarına çirkinliklerin kötülüklerin dayatılmasına karşılık tavır almanın gerekliliğine ve doğruluğuna inanıyoruz. Fetihlerle elde edilmiş bu topraklarda 300 yıldır. İslam’a kimliğimize ve değerlerimize karşı yürütülen bir kültür savaşı olduğunun farkındayız” dedi.
BU GECE ANLAMLI VE ÖNEMLİ
Mekke’nin Fethinin 1388. yılı programına katılan Ak Parti Kırıkkale il Başkanı Nuh Dağdelen burada yaptığı konuşmada “Bugün bu önemli gecede Tügva’nın etkinliğinde olduğumuz için mutluyuz. Bilindiği üzere Müslüman Noel kutlamaz, Mensubu olmakla şeref duyduğumuz Yüce Dinimiz, kendi müeyyidelerini tahrif edecek müdahalelere, beşeri düşünce ve fikirleri ona karıştırmayı hedef alan her türlü teşebbüse karşı uyanık olmamızı, biz Müslümanlardan istemiştir. İbadetlerde ve adetlerde Frenk mukallitliğinden şiddetle kaçınmamızı bizlere emretmiştir. İslamiyet ile bağlılığı gevşeyen ve milli mefahirini inkâr eden milletler ise taklitçi oldukları topluluğun uydusu ve kuklası haline gelmişlerdir. Bu durum İslamiyet ile bağdaşmaz. Yüce Dinimiz İslam; kâfirlere, münafıklara, batıl dinlere ve diğer ideoloji mensuplarına benzemeyi kesin bir şekilde yasaklamış ve haram kılmıştır. Görünüş itibariyle onlara benzemek, daha sonra ahlaki değerlerde, çirkin ve kötü fiillerde; hatta inanç ve ibadetlerde onlara benzemeye sebep olur. Çünkü onlar gibi giyinmek, onlar gibi davranmak, onlar gibi yaşamak, sonunda yapılan bu hareketler kalplere nüfuz eder ve onlara karşı bir sevgi ve saygı meydana getirir. Bunun için Kâfirlere benzemenin haram olduğu hususunda bütün İslam âlimleri ittifak etmişlerdir. Bugün bu geceyi hazırlanmasında emeği olan Tüm Tügvalı kardeşlerimi kutluyorum” ifadelerini kullandı.
DOSTLUĞA VE ARKADAŞLIĞA ÖNEM VERİN
Mekke’nin Fetih programında konuşmacı olarak katılan Osman Kurgun ise yaptığı konuşmada “Peygamber (sav) Efendimiz, bir hadis-i Şeriflerinde: “Kim bir kavme benzemeye özenirse, o da onlardandır” buyurmuşlardır. Böylece Hıristiyanlık ve Yahudilik adetlerine özenti duymaya set çekmiş, taklitçiliği adet haline getirenlerin milli ruhunu kaybedip, özendiği o topluluğun mahiyet ve karakterini elde edeceğine işaret buyurmuş, taklitçiliği yasaklamıştır. Kur ’an-ı Kerim ayetlerinin ve Hz. Peygamber (sav) Efendimizin hayatı boyunca üzerinde durduğu en önemli konulardan birisi de, Müslümanların fert ve toplum olarak belli bir kimlik (İslam kimliği) kazanmaları, kendi inanç ve şahsiyetlerini korumaları ve kendilerine güven duymaları olmuştur. Kur’ an-ı Kerim Müslümanlara ısrarla birlik ve bütünlük içinde olmalarını, kâfir ve münafıkları dost ve arkadaş edinmemelerini emretmektedir.
BİRBİRİMİZE İYİLİĞİ EMREDER
“Mü’min erkeklerle mümin kadınlar da birbirlerinin dostlarıdırlar. Onlar iyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler. Allah ve Resulüne itaat ederler. İşte onlara, Allah rahmet edecektir..Yüce Allah yukarıdaki ayet-i kerimelerde buyurduğu üzere; özellikle Yahudi ve Hıristiyanlar, Müslümanların dostu olmazlar. Onlar ancak birbirlerinin dostu ve yaranıdır. Onlar birbirlerini desteklerler, Müslümanları ancak menfaatleri için geçici olarak destekler ve dost görünürler”ifadelerine yer verdi.