Fânî dünyadayız. Bu misafirhânede ev sahibi edâsıyla hiç ölmeyecekmişiz gibi yaşayıp gidiyor, ömür defterini, silinip işe yaramayacak detaylarla dolduruyoruz. Yanımızda götürüp sunduğumuz kaç satır var acaba? İbrahim Ethem Ağabeyimiz bize yokluğuyla ve vedâsıyla ders verdi âdeta. Çevresinde sevilen, sessiz, mütevâzı, herkese saygıyla bakan bir gönül eriydi. Gönül sohbetlerini hiç kaçırmazdı. 1980’li yıllarda Antalya’da Tugay Komutanı olarak vazife yapıyordu. 12 Eylül olmuş, dönemin Devlet Başkanı, İbrahim Ethem Ağabeyimizi Ankara’ya çağırıp; “–Sen bir paşasın. Cumaya camiye resmî kıyafetinle gidiyormuşsun. Resmî elbiseni değiştir, öyle git!” diye uyarıyor. Paşamız; “–Vakit dar oluyor, eve gidip gelmek zaman alıyor, ne sakıncası var?” deyince; “–Hayır böyle resmî elbiseyle…
Haberin DetayıEmekli Hakim
Emekli hakim Mehmet Mencet, görevi boyunca başından geçen anılarını ve hafızasına kazınan davaları "Emekli Bir Hakimin Hatıralarıyla; Anadolu İrfanı" isimli kitabında anlattı.
Haberin DetayıHayat Yolculuğunda UNUTAMADIĞIM KARELER -5- Mehmet MENCET E.Hakim 1988 yılı Temmuz ayında Adana Kozan’a tapulama hâkimi olarak tayinim çıktı. Kozan, dağ etrafına kurulmuş tarihî bir ilçe. Eskiden her yerde lojman olmuyor, adliyeler yetersiz kalıyordu. Nüfusun hızla artması, şehirlerin kalabalıklaşması dolayısıyla, dâvâ sayısının artması; bina ve personel ihtiyacını karşılamıyordu. Bir yere tayin olduğumuz zaman, ilk sorduğumuz; «Lojmanı var mı?» sorusuydu. Çünkü bu günkü kadar kiralık evler yoktu. Hele küçük kasabalarda, herkes kendi ihtiyacına göre ev yaptırıyor, fazlasına gerek duymuyordu. Yüksek kira vermeye râzı olsanız bile yine de ev bulamıyordunuz. Mesleğimiz açısından da bir ev sahibimiz olsun istemiyorduk. Günün birinde mutlaka işi…
Haberin Detayı