‘Keskin’i birlikte kurtaralım’

Büyük Birlik Partisi Keskin Belediye Başkan Adayı Dede Yıldırım, ilçe meydanında yüzlerce Keskinliye seslendi; “İçler acısı halimiz var. Gelin Keskin’i birlikte kurtaralım” 
‘KESKİN’İ VE KESKİNLİYİ SEVİYORUM’
İlçe meydanında yüzlerce Keskinliye hitap eden Yıldırım şunları söyledi; “Beni tanıyorsunuz, kısa bir dönem kesken de belediye başkanlığı yaptım. 20 yıla aşkın süredir beni hiç yalnız bırakmadınız. Sizlere ne kadar teşekkür etsem azdır. Ben Keskin’i seviyorum, Keskinliyi seviyorum ve Keskinli de beni seviyor. Devlette ve hükümette çok yetkili, büyüklerimiz ağabeylerimiz var. Ama keskin yeterli ve hakkettiği hizmeti alamadı. Keskine değer vermediler. ‘Keskin zaten bizim adamımız, hizmet vermesek de küsmezler, yine de bize oy verirler’ diye düşündüler. Ve birazda haklı çıktılar çünkü siz yine de oy verdiniz.
‘KAYBETMEYİ TATTIRACAKSINIZ’
Ümit ediyorum 30 Mart’taki seçimlerde bunlara kaybetmeyi tattıracaksınız. Tattırmazsak Keskin’imiz kaybediyor, esnafımız kaybediyor, hemşerilerimiz kaybediyor. Keskin hem Osmanlı ve hem de cumhuriyet döneminin en önemli ilçelerinde birisidir.  Büyüklerimiz bilirler Keskin bir ticaret merkezi idi. Ama maalesef Keskin şuan sürekli göç veren bir ilçe haline geldi. Geçim sıkıntısı çeken, esnafı ticari konuda sıkıntı çeken, senedini sepetini ödemekte sıkıntı çeken ve alacağını tahsil edemeyen bir duruma ve konuma geldi.
‘MAHKEMELERİMİZ GİTTİ’
Ülke bazında ilk olarak kurulan ağır ceza mahkemesi, mahkemelerimiz, askerlik şubemiz ve hastanemiz gitti. Okullarımızdaki öğrenci sayımız azaldığı için öğretmenlerimiz gitti. İktidarımız güçlü! Devletimizin ikinci adamı Beşir Atalay var. Tamamen kara kutu. 1 dediğinin iki olma olasılığının olmadığını herkes biliyor. Ancak Keskin gerektiği hizmeti alamadı.
BUNUN ALTINDAN KİM KALKAR?
Ben becerikli ve çalışkan bir insan olduğuma inanıyorum. Keskin’in girişinin çok kötü olduğunu söylüyorlar. Bunun üzerine Keskin ilçeye yakışır şekilde mutlak suretle yenilenecek ve düzenlenecektir. Kapulukaya barajından arıtılan içme suyunun ortaklık protokolünü ben imzaladım. Şu konunun altını bir daha çiziyorum. Ortaklık protokolü ortaklık demek karda da zararda da birlikte olmak demektir. Keskin’in yüksekliği Kırıkkale ve diğer su alan ilçelerden daha yüksekte ve Keskin’e su enerjiyle geliyor. Yani elektrikle geliyor. Edindiğim bilgilere göre aylık 130 bin civarında elektrik parası gidiyor. Yapmış olduğumuz bir toplantıda 30 bin lira su tahsilatı gerçekleşiyor. Aylık 100 bin elektrik gideri var. Bu konunun altından kim kalkacak? Ne belediye kalkar ne de memleketin zengin kişileri kalkar.
‘YA ORTAK OLURLAR YA DA AYRILIRIZ’
Biz belediye su birliğiyle görüşeceğiz ya zararımıza ortak olurlar ya da oradan ayrılacağız. Keskin civarlarından su tahsis edeceğiz Keskin’imizi susuz bırakmayacağız. Keskin’imiz çarşısı, camisi ve esnafının geldiği durum içler acısıdır. Camilerimizin hepsine belediye tarafından birer görevli koyacağız. Ve camii temizliğini, bakımını çevre temizliğini görevlendirdiğimiz kişi tarafından belediye olarak biz yapacağız. Mezarlıklarımıza taziye yerleri yapacağız. Ve ilçe merkezinde de taziye çadırları bulunacak. Bu çadır hizmeti konusunda kimselere gidip para karşılığı değil, belediyemiz tarafından karşılanacaktır. Herkesin belediye başkanı olma gayretinde ve çabasında olacağım”