ALS hastalığı teşhisi konulan Yasemin Coşkun 7 ay tedavi gördüğü Tıp Fakültesi Hastanesi’nden, Ankara Ulus Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Sevk işlemi yakınlarına haber verilmedi, hasta ambulansta saatlerce bekletildi. Talihsizlikler bununla da sınırlı kalmadı. Hastanın bu kez de Bitlis’e kaçırıldığı iddia edildi.
EŞİ OLAYI ANLATTI
Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunan hastanın eşi olan Kırıkkale Emniyet Müdürlüğü Arşiv Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru olan Mehmet Coşkun ifadesinde eşi Yasemin Coşkun’un Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nöroloji Bölümü’nde 7 aydır tedavi gördüğünü söyledi. Mehmet Coşkun olayı şöyle anlattı;
TIP FAKÜLTESİ DIŞARI ATTI
Eşimin yanında 17 yaşındaki oğlum Saidi Buhari Coşkun kalıyordu. Geceleri oğlum eşimin yanında kalırken, gündüzleri o okula gittiği için ben veya annem yanına gidiyordu. 10 Ocak tarihinde benim bilgim ve rızam dışında fakülte dekanı olan Osman Güler ile Nöroloji Bölümü doktorları olan Yakup Türkel, Ahmet Adıgüzel ve Ersel Dağ’ın tasarrufu ile eşimi bir rapor düzenleyerek saat 16.30 sıralarında önceikamet adresimize gönderdiler.
VALİ DEVREYE GİRMİŞ!
O saatte evde kimse yoktu. Eşim fenalaşınca tekrar kendi hastanelerine götürüp içeri almamışlar. Daha sonra İstiklal Polis Polis Merkezi’ne getirerek eşimi ambulans içerisinde gece 24.00’a kadar bekletmişler. Ben saat 19.30 itibariyle evime geldim. Saat 23.00’a kadar evimdeydim. Kırıkkale Emniyet Müdürlüğü Şube Müdürleri durumdan haberdar olup beni de bilgilendirdiler. Hatta bu sürede Kırıkkale Valisi’de hastaneden ricada bulunup, yeniden hastaneye yatırılması hususunda istekte bulunmuş.
ANKARA’YA SEVK ETTİLER
Buna rağmen hastane tarafından kabul edilmeyen eşimi gayri muayyen bir saatte Ankara Ulus Devlet Hastanesi’ne göndermişler. Bu hastanede de eşimin sahibi olmadığından bahisle, sahipsiz hastalar bölümüne acilden giriş yapmışlar ve yoğun bakıma alınmış. Aslında durumu iyiye giden eşim bu olaydan sonra kötü duruma geldi”
SAVCILIĞA BAŞVURDU
Mehmet Coşkun savcılığa verdiği ifadesinde Tıp Fakültesi Hastanesi’nden şikaletçi olmuş ve eşinin yeniden Kırıkkale’de bir hastaneye sevkedilmesini istedi. Coşkun, “Ben polis memuruyum ve Kırıkkale’de görev yapıyorum. Çocuklarım perişan ve Ankara’ya gelip gidemiyorduk. Maddi durumum da yoktu” dedi.
BİTLİS’E KAÇIRILDI
Talihsizlikler bununla da kalmadı. Ankara Ulus Devlet Hastanesi’nde tedavi gören Yasemin Coşkun, bu hastaneden de Bitlis Devlet Hastanesi’ne sevk edildi. Coşkun bu olayla ilgili olarak ise ifadesinde şunları söyledi; “Eşim 10.01.2014-18.01.2014tarihleri arasında Ankara’da Ulus Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Servisinde yatıyordu. Ancak 18.01.2014 tarihinde hastanenin yöneticisi olan Afife Ayla Kabalak sevki ile benim bilgim ve rızam olmaksızın eşim Yasemin Coşkun’u Bitlis Devlet Hastanesi’ne sevk etmiş ve göndermişler. Hastane yönetimi eşimi kardeşi olan Medeni İletmiş’e teslim etmişler. Hastane yönetimi sözlü olarak bana bu bilgiyi verdiler. Eşim şuan Bitlis Devlet Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’nde yatıyor. Olayla ilgili olarak hastane yönetiminden şikayetçi oldum”
