MUĞLA’DA 9.ULUSLAR ARASI YAPILDI
Oysa ki Kırıkkale, tarih boyunca zurna dendiğinde, bozlak dendiğinde ilk akla gelen yerlerden biri olmuştur. Şehir, bu kültürel değerleriyle anılmayı fazlasıyla hak ediyor, ancak maalesef bu potansiyel yeterince değerlendirilmemekte.Bu yıl Muğla’da dokuzuncusu düzenlenen Zurna Festivali, bölgenin kültürel mirasını yaşatma ve tanıtma konusundaki kararlılığını gösteriyor. Ancak, Kırıkkale gibi zurna ve bozlak kültürünün köklü bir geçmişe sahip olduğu bir şehirde, bu tür etkinliklerin düzenlenmemesi büyük bir eksikliktir. Kırıkkale’nin yetiştirdiği Hacı Taşan, Seyit Çevik, Erol Çoke, Nuh Akgün, Zurnacı Haydar Barin,Zurnacı Metin Öğe gibi önemli sanatçılar, bu kültürün ne denli derin olduğunu kanıtlıyor. Buna rağmen, bu kültürün tanıtılması ve gelecek nesillere aktarılması konusunda gereken adımlar atılmıyor.
Kültürel mirasımıza sahip çıkmak ve bu mirası yaşatmak sadece bir görev değil, aynı zamanda bu topraklara karşı bir sorumluluktur. Çankırı Tuz Festivali, Kırşehir Neşet Ertaş Anma Günleri, Yozgat Sürmeli Festivali gibi etkinlikler bölgelerinin kültürel zenginliklerini dünyaya tanıtırken, Kırıkkale neden kendi değerlerini böylesine büyük bir coşkuyla kutlayamıyor? Bizim neden bir Zurna Festivalimiz, Bozlak Şenliklerimiz yok? Neden Kırıkkale’nin zurnacıları Muğla’daki festivallere gitmek zorunda kalıyor? Oysa ki bu kültürün doğduğu topraklar buralar, Kırıkkale, Keskin!
KRALLARIN RESSAMI RAHMİ PEHLİVANLI SÖNÜK BİR ŞEKİLDE ANILDI
Ayrıca, Kırıkkale’nin bir diğer gururu olan Rahmi Pehlivanlı, sanat dünyasında “Kralların Ressamı” olarak tanınmış ve şehrin sanatını uluslararası platformlarda temsil etmiştir. Ancak, bu değerli isimlerin mirasını yaşatacak etkinliklerin eksikliği büyük bir boşluk yaratıyor.Geçtiğimiz günlerde ölüm yıldönümünden dolayı sönük bir etkinlikle sözde program yapıldı.Çok mu zordu resim yarışması yapmak ülke genelindeki Ressamları Kırıkkale’de misafir etmek ? Burada serzenişte bulunmamak elde değil. Kırıkkale’nin değerli siyasileri, bürokratları, yerel yöneticileri bu konuda neden sessiz kalıyor? Bir Türkmen bulgur pilavı yapıp misafir ağırlamak, bir zurna festivaline ev sahipliği yapmak bu kadar zor mu? Kırıkkale’nin insanları bu tür etkinlikleri hak etmiyor mu? Elbette ediyor. Ancak, bunun için biraz çaba, biraz ilgi gerekiyor.
Kırıkkale, sadece tarihinin ve kültürünün değil, insanlarının da hakkını alması gereken bir şehir. Bu nedenle, şehirde bu tür kültürel etkinliklerin düzenlenmesi için gereken adımların atılmasını bekliyoruz. Bizim de bir Zurna Festivalimiz olsun, bizim de Bozlak Şenliklerimiz olsun! Bu şehir, bu topraklar bunu hak ediyor.
Son olarak, yarın kutlanacak olan 30 Ağustos Zafer Bayramı programı için Kırıkkale Belediye Başkanı Ahmet Önal’a teşekkür ediyoruz. Ancak, bu tür etkinliklerin sadece milli bayramlarla sınırlı kalmaması, Kırıkkale’nin zengin kültürel mirasının da bir parçası olması gerektiğini bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Kırıkkale halkı, kültürel mirasını yaşatacak, onurlandıracak ve geleceğe taşıyacak organizasyonlar bekliyor. Bu şehir, geçmişine sahip çıkmak ve geleceğini inşa etmek için sizlerden destek bekliyor.