Şehit Aileleri Derneği Onursal Başkanı Mehmet Gençer, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun YPG hakkındaki sözlerine değinerek, “Evlatlarımıza kurşun sıkan PKK teröristlerini kucaklayarak alınlarından öpen insanlar benim başbakanım olamaz. Şehit aileleri olarak Davutoğlu’na hakkımız haramdır” diye konuştu.
“KANDİLLE AYDINLANMAYA BAŞLADILAR”
Gençer, bir kafeteryanın önünde yaptığı açıklamada, “Kandil’le aydınlanan ampullerin partisini iyi tanıyın. Bu ülkeyi yöneten kendilerine ak diyen AKP, PKK ile pazarlık neticesinde o kadar çok çaresiz kalmışlar ki, Kandil’le o kadar çok iç içe geçmişler ki, güney doğuya o kadar çok kaçak elektrik kullandırmışlar ki, kendi ampullerine kullanacak elektrik kalmadığından kandille aydınlanmaya başlamışlar” dedi. Başbakan Davutoğlu’nun 25 Ocak tarihinde Diyarbakır’da yapılan kongredeki konuşmasına değinen Gençer, “Çözüm süreci ile başkanlık ve eyalet sistemi getirmek istiyorlar, millilikten söz ederek milliliği istismar ediyorlar. ‘Güzel Türkçeyi, güzel kürtçe ile kardeş kılacağız’ diyerek, PKK’nın isteği olan ana dilde eğitimi vereceklerini söylüyor” dedi.
“NE YAPMAK İSTİYORLAR?”
Başbakan Davutoğlu’nun, “Yeni Türkiye den Kobaniye selam olsun. Kobanide savaşan her kardeşimin alnından öpüyorum ve onları kucaklıyorum bağrıma basıyorum” dediğini hatırlatan Gençer, “PKK teröristlerini kucaklayıp kahramanlarmış gibi alınlarından öpüyormuş. Şehit ailelerine de dava açıyorlar. Bunlar ne yapmak istiyorlar? Kobani’de savaşan PKK teröristleri kürt devleti kurmak için savaşıyorlar. Sayın Davutoğlunun ve kürt devleti kurmak için savaşan PKK teröristlerinin TC. devletinin başbakanı ile ne alakası var ki, PKK teröristlerini kucaklayıp öperek tebrik ediyor? Ayrıca, “Anayasayı değiştirip talepleri karşılayacağız” dedi. PKK’nın isteklerini anayasa değişikliği ile karşılayacaklarını söylüyor. Kobanide ölen PKK’ların evlerine baş sağlığına gitti. Ölen PKK teröristlerini muhatap alarak meşrulaştırdı” açıklamasında bulundu.
“TERÖRİSTLER AKRABALARI MIDIR?”
Gençer şöyle devam etti; “Başbakanın selamladığı kucaklayarak alınlarından öptüğü Işide karşı savaşanlar Türkiye’den Suriye’ye geçen ve Suriye’de yaşayan YPG’lerdir. Suriye’de ki YPG, Türkiye’deki PKK’nın uzantısıdır, bunu bütün dünya bilmektedir. Hatta, çok kısa bir süre önce Cumhurbaşkanı Kobani’de Işida karşı olan YPG liler için. ‘PKK ne ise YPG de odur. İkisi de terör örgütüdür’ demişti. Sayın başbakan PKK’nın uzantısı olanlara selam söyleyerek onları alnından öpüyor ve bağrına basıyor. Neden acaba? Yoksa başbakanın PKK ile müzakere ortaklığından başka bilmediğimiz bir ortaklığı mı vardır? Yoksa ölen PKK teröristleri akrabaları mıdır? Yoksa Kobanide kürt devleti kurmak isteyen PKK teröristleri TC devleti adına mı savaştılar ki, onları alnından öperek bağrına basıyor? Evlatlarımıza kurşun sıkan PKK teröristlerini kucaklayarak alınlarından öpen insanlar benim başbakanım olamaz. Şehit aileleri olarak Davutoğlu’na hakkımız haramdır. Buradan sayın Beşir Atalay’ada seslenmek istiyorum. AKP nin amacının Türkiye’yi başkanlık sistemi ile federal bir yapıya dönüştürmek istediği çok açık olarak meydana çıkmıştır. Aksini iddia ediyorsanız, şu açılım süresi denilen ülkenin rejim değişikliği sürecini bizlere bir anlatın. Hodri meydan cumhuriyet meydanı yerinde duruyor ama ne siz nede milletvekilleriniz cesaret ederek karşımıza çıkamaz anlatamazsınız.
“MÜSLÜMANIM DEYİP BİZLERİ KANDIRIYORLAR”
Allah aşkına kandille aydınlanan ampullerin yöneticileri ne yapmak istiyorlar? PKK nın yaptıklarına neden ses çıkartmıyorlar da bizler konuşunca sesimizi kesmek için mahkemelerle bizlere baskı uyguluyorlar? Müslümanlar uyanın. Müslümanız diyerek bizleri kandırıyorlar. AKP Rize milletvekili, “Ben HZ. İbrahimim kardeşim de Hz. Muhammed’dir” diyor. Bir başka AKP milletvekili, “Erdoğan’a dokunmak ibadettir” diyor. Bir başka AKP milletvekili “Erdoğan Allah bütün vasıflarını üzerinde toplamıştır” diyor. AKP bakanları “bakara makara” diyerek islam’la dalga geçiyor. Yolsuzluk, rüşvet görevi kötüye kullanmakla suçlanıyor. Görevlerinden istifa ediyorlar hakimler değişiyor, savcılar değişiyor, iddianameler yeniden düzenleniyor ve TBMM’de aklanıyorlar. Kandille aydınlananlar ak pak tam bir müslüman oluyorlar bizler ise kendilerini tenkit ettik diye suçsuz yere vatan haini gibi yargılanıyor ceza alıyoruz. Zina suç olmaktan çıkartılırken seyir edipte düzeltmeyen AKP ye bir bakın.
“ŞIRNAK AYRI BİR DEVLET Mİ?”
Güneydoğu’da bazı il ve ilçelerde (Diyarbakır, Şırnak, Yüksekova, Cizre, Silopi) açılmış bulunan kürt okullarında kürtçe karneler dağıtıldı. Hükümet seyir ediyor. PKK teröristlerinin yaptıkları tüm kanunsuz eylemleri seyir ediyorlar. Cumhurbaşkanı, Afrika’da ve yurt dışında gittiği her yerde “Hizmet okullarını kapatın. MEB yeni okullar açalım” diyerek hizmet okullarının kapatılması için çabalıyor. AKP’nin eğer gücü yetiyorsa, eğer ülkenin bölünmesini istemiyorsa yönettikleri ülkedeki kürt okullarını kapatsınlar. Yapamazlar çünkü AKP, PKK ile ters düşmek istemiyor. AKP bu ülkenin rejimini değiştirmek istiyor. AKP federal bir yapı hayal ediyor. PKK ise önce federal sonra bağımsız kürt devleti istiyor. Dün akşam televizyon haberlerinde, Şırnak merkezde PKK’nın şehir yapılanması YDGH militanları düzenli bir ordu gibi şehir merkezinde silahlarıyla yürüyüş yaptılar. Ey kandille aydınlanan ampullerin yöneticileri bu ülkeyi siz yönetmiyor musunuz? Sizin emniyet ve asker gücünüz yok mu? Neden müdahale etmiyorlar. Şırnak ayrı bir devlet mi?
“BU GİDİŞİN SONU İÇ SAVAŞTIR”
AKP bu ülkeyi bölünmeye doğru götürmektedir. Bu gidişin sonu iç savaştır. PKK bu gün eskisinden daha güçlüdür suçlusu da AKP dir. Çünkü, PKK şehirlerde silahlandı göz yumdular. Şehirlere hendekler kazdılar şehirlere hakim oldular ses çıkartmadılar. Elektrik paralarını ödemediler ses çıkartmadılar bizlere ödettiler. PKK’lılar 24 gün karayollarını kapattılar ses çıkartmadılar. PKK Kürtçe okullar açtılar ses çıkartmadılar. PKK şehitlikler açtılar seyir ettiler. PKK Cizre’de, Silopi’de özerklik ilan ettiler ses çıkartmadılar. Şırnak İdil’de keleşlerle düzenli PKK birlikleri yürüdü seyir ettiler. Selehattin Demirtaş, “Erdoğan’ın B planı APO’ya yalvarmaktır, C planı da APO’ya yalvarmaktır” dedi ses çıkartmadılar. HDP milletvekillerini APO ile görüşmeye gönderdiler. PKK okulları, Atatürk büstlerini, bayrakları, resmi devlet binalarını yaktı, ses çıkartmadılar ama sigara yakanlara “neden sigara yakıyorsun” diyerek bağırarak azarlayarak ses çıkarttılar. Ülkeyi yönetenlerin nasıl yönettiklerine bir bakalım mı?
“BİZ SORUNCA DAVA AÇIYORLAR”
İç işleri bakanı Efkan Ala, “Güneydoğuda maalesef alan hakimiyeti PKK’nın eline geçti” diyor. Sanki içişleri bakanı kendisi değilmiş gibi konuşuyor. Başbakanlık baş danışmanı Ethen Mahçupyan, “Bölgede kamu düzeni artık PKK’nın elindedir” diyor. Bülent Arınç, “HDP yöneticilerine siz kim oluyorsunuz da Öcalanı itibarsızlaştırmak istiyorsunuz” diyor. Öcalan itinin itibarına sahip çıkıyor. Beşir Atalay, “Siz sevseniz de sevmeseniz de Öcalan Kürtlerin lideridir. Biz kabul ettik” diyor. Bunlardan cesaret alan PKK’lı Hasip Kaplan da TBMM kürsüsünden, “Peşmergelerimiz Irak kürdistanından TC. Kürdistanı’na gelerek kürdistan’dan geçtiler ve Suriye kürdistanına geçtiler” diyor. Ses çıkartamıyorlar. Allah aşkına! Türkiye’nin güney doğusu kürdistan mıdır? Bölücüler Kürdistan deyince ses çıkartmıyorlar, bizler bu ülke nereye gidiyor diye sorunca dava açıyorlar.
“PKK’YA YALVARIYORLAR”
Ülkeyi yöneten AKP hükümeti oy için, bu millete hesap vermemek için, korktukları için ve 10 bin liralık klozetin içine edebilmek için PKK ne yaparsa yapsın ses çıkartmamaktadırlar. PKK’ya seçim sonuna kadar eylem yapmamaları için adeta yalvarmaktadırlar ve yapılan eylemlere ses çıkarmayarak üstelik başbakan Kobani’deki PKK uzantıları olan militanlara selam gönderip onlarla kucaklaşıp alınlarından öpmektedir. Yazıklar olsun. Hakkımız haram olsun. Onlara ses çıkartamayan AKP’nin yöneticilerinin gücü bizim gibi vergisini, elektrik parasını ödeyen, kanunlara uyan, bu ülke için can vermiş insanlara yetiyor. Sevgili Kırıkkaleliler lütfen uyanın”