Siyasi dönem değişince her şey değişiyor arkadaş.
Bir dönem kapanıyor yeni bir dönem açılıyor adeta.
-Yaşam değişiyor
-Değer yargısı farklılaşıyor.
-Siyasi iktidarın anlayışı neyse o yönde eğilimler artıyor.
-Ya camiler çoğalıyor ya restoranlar.
-Ya çarşaflıların sayısı yükseliyor ya açıkların sayısı.
Toplum öylesine bukalemun bir hale geliyor ki bir dönemin çalanı ile çırpanı dahi saygı duyulan insan kılığına bürünüyor.
Beklentiler, şirketler bile kabuk değiştiriyor.
-Restoranlar,
-Kafeler,
pastane ve hastanelerin çehresi yeni döneme adapte ediliyor.
-İmamlar,
-Hacılar ve hocalar değişime karşı koyamıyor adeta.
-Kitaplar,
-Romanlar,
-Defterler,
-Yazarlar ve çizerlerin anlayışı bambaşka oluyor.
-Evlerin
-Camilerin
-Lokallerin
-Restoranların
-Devlet kurumlarının
-Fabrika ve büroların
-Kafeler ve barların da mimari yapısı yeni yapıya ayak uydurmakta geç kalmıyor.
-Yargı anlayışı
-Hukukun işleyişi
-Adaletin tesisi
-Emniyetin yapısı
-Cezaevlerinin durumu
-Mahkumun duruşu bile farklılaşıyor arkadaş.
-Sevgi
-Saygı
-Aşk
-Sevgili
-Dost
-Arkadaş
-Hissiyat
-Hassasiyet
Kavramları alt üst oluyor, birbirine giriyor.
Duruma ve yapıya göre insanlar ve toplumlar da kayıtsız kalmıyor adeta.
-Eşitlik kavramı,
-Adalet duygusu
-Haysiyet ve onur kavramı
-Anneden, Babadan, eş ve dosttan beklentiler dahi değişti arkadaş.
Kısaca değişmeyen kalmıyor.
Menfaatçi, bencil , hissiz, haysiyetsiz, onursuz, yalancı, arsız, hırsız bir toplum oluşuyor vesselam.