Hazırlayan; Fatih GENÇER
1 KİTAP; YÜZBAŞININ OĞLU
KİTAP HAKKINDA
27 Mayıs’ın karanlık günlerinde yasak ve imkânsız bir aşkın hikâyesi. Ayağında yüksek ökçeli iskarpinler yok bu kez, terlik giymiş. Bana doğru dönünce göğüsleri çarpıyor gözüme. Sutyenden fışkıracakmış gibi duruyorlar… Birden ani bir kararla, neredeyse koşarcasına geliyor yanıma, koltuğa bırakıyor kendini. Yanı başımda kalbinin atışlarını duyuyorum. Genç bir kızın kalbi gibi çarpıyor diyeceğim ama emin değilim bundan. Genç bir kız kalbinin çarpışını o ana dek ne duydum ne hissettim. Peki, ne olacak şimdi? Aklında ne var? Sorular zihnimde geçit töreni yaparken elini başıma götürüp saçlarımı okşamaya başlıyor. Sonra, belki de bir şey demiş olmak için, “Saçların uzamış” diyor. Bununla da yetinmeyip, “Benimkilerden daha uzun” diye fısıldıyor kulağıma ve öbür eliyle omzumdan tutup kendine doğru çekiyor beni. Derken dudaklarımız birleşiyor. Nedim Gürsel’in çok tartışılacak, çok ses getirecek yapıtlarından biri. Ve hiç kuşkusuz en pervasızı… Galatasaray Lisesi’nde yatılı okuyan bir ergen. Lakabı Yüzbaşının Oğlu. Babası 27 Mayıs’ın karanlık atmosferinde ismi Asan Hasan’a çıkmış bir asker. Sıra arkadaşları Beyoğlu’nun batakhanelerinde, arka sokaklarında cinselliği keşfederken o kendini yasak bir aşkın kucağında, en yakın arkadaşının annesinin kollarında buluyor…Bu tek sesli ama çok katmanlı romanda yasak bir aşk yok yalnızca. Bir yaşlı adam geçmişiyle ve otoriteyle hesaplaşıyor. Toplumsal tabularla kurumları kökünden sarsarak. Baskıyla özgürlük ikilemi arasında sıkışıp kalmış insanın dramını anlatırken, okuru hem Anadolu’nun kışla kentlerinde hem eski Beyoğlu’nun büyülü dünyasında dolaştırıyor. Yüzbaşının Oğlu alaycı ve son derece samimi, sivri dilli bir roman.
YAZAR HAKKINDA
Nedim Gürsel 1951’de Gaziantep’te doğdu. Galatasaray Lisesi’ni ve Paris Sorbonne Üniversitesi Modern Fransız Edebiyatı bölümünü bitirdi; aynı üniversitede Nâzım Hikmet ve Aragon üzerine Prof. Etiemble’ın yönetiminde karşılaştırmalı edebiyat doktorası yaptı. Halen CNRS’te (Fransa Bilimsel Araştırmalar Ulusal Merkezi) araştırma başkanı olarak görev yapmakta ve Paris INALCO’da (Doğu Dilleri Yüksek Okulu) Türk edebiyatı dersleri vermektedir. Edebiyatın hemen her dalında ürün veren Nedim Gürsel’in kitapları Fransa başta olmak üzere yirmi beş ülkede yayımlandı, bazı öykülerinden yapılan tiyatro uyarlamaları Türkiye ve Avrupa ülkelerinde oynandı. Yazar DAAD adlı kurumun davetlisi olarak bir yıl Berlin’de kaldı; Fransa, Almanya, İtalya ve Türkiye gibi pek çok ülkede hakkında incelemeler ve doktora tezleri yapıldı, belgeseller çekildi. Nedim Gürsel’in aldığı ulusal ve uluslararası ödüller şunlardır:Türk Dil Kurumu Ödülü (1976), Abdi İpekçi Barış Ödülü (1986), Fransız PEN Kulüp Özgürlük Ödülü (1986), Haldun Taner Öykü Ödülü (1987), Struga Altın Plaket Ödülü (1992), Radio France Internationale Öykü Ödülü (1992), France-Turquie Ödülü (2004), Fransa Hükümeti Edebiyat Şövalyesi Nişanı (2004), Mevlâna Dünya Kardeşlik Ödülü (2009), Türkiye Yayıncılar Birliği İfade Özgürlüğü Ödülü (2009), Balkanika Vakfı Uluslararası Roman Ödülü (2012), Fransa Akdeniz Roman Ödülü (2013).
**************************************************************************************************************************
Vizyon Tarihi: 3 Ocak 2014 (1s 40dk)
Yönetmen: Erhan Kozan
Oyuncular: Miray Akay, Tunç Oral (II), Melisa Celayir…
Tür : Dram
Ülke : Türkiye
ÖZET & DETAYLAR
Film, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde medeniyetlerin iç içe geçtiği, birden fazla kültürün bir arada yaşadığı köylerden biri olan Akıncılar’da yaşayan Diyarbakırlı ve henüz 13 yaşındaki üç genç kızın hazin öyküsünü anlatıyor ve ülkemizin halen kanayan yaralarından biri olan, “çocuk gelinler” gerçeğini beyazperdeye taşıyor. Çocuk gelinlerin uzaktan uzağa seyrettiğimiz dramını, akraba evliliğinden doğan engelli çocukların yaşamını çocukların gözünden anlatan film aynı zamanda sosyal sorumluluk projesi olarak hayat buluyor. Film, aynı zamanda Kıbrıs’ın kuzeyi ve güneyi arasındaki sınır sorununu da insani yönleriyle ele alışıyla ön plana çıkıyor. 50. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde özel bir gösterimle galası yapılan filmin senaryosu, gazeteci Evrim Kanpolat tarafından gerçek bir olaydan uyarlanarak yazıldı. Filmde Türk oyuncuların yanı sıra, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yaşayan oyuncular da yer alıyor.
***************************************************************************************************************************
-1924; Yunan birliklerinin Eskişehir ve Afyon doğrultusundaki taarruzuyla I. İnönü Savaşı başladı.
-1927; İstanbul liman şirketi ile mavnacılar arasındaki anlaşmazlığa polis müdahale etti. Polislerden dördü yaralandı.Gözaltına alınan 300 mavnacıdan 34’ü tutuklandı.
-1929; Yugoslavya Kralı Aleksandr parlamentoyu feshetti ve ülkede askeri diktatörlük kurdu.
-1956; Kanada’da 14 ülkenin katıldığı hava gösterisi yarışmalarında Türkiye birinci oldu.
-1969; Ortadoğu Teknik Üniversitesi’ni (ODTÜ) ziyaret eden Amerikan Büyükelçisi Robert Komer’in makam otomobili öğrenciler tarafından yakıldı.
-1983; 10 kişi Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaşlıktan çıkarıldı. Vatandaşlıktan çıkarılanların arasında Yılmaz Güney ve Cem Karaca da vardı.
-1984;Tunus’ta ekmek fiyatlarının yüzde 125 oranında artması üzerine ayaklanma başladı; 75 kişi öldü, sıkıyönetim ilan edildi.
-1984; Türk Parasını Koruma Kanunu’nda yapılan değişiklikle, döviz taşımak suç olmaktan çıkarıldı.
-1998; Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’na Ahmet Necdet Sezer seçildi.
***************************************************************************************************************************
-Kutup ayıları saatte 40 kilometre hızla koşabilir ve 1,8 metre yükseğe sıçrayabilirler.
-İnsan vücudunda bulunan damarların uzunluğu yaklaşık 100 bin kilometredir.
-Okyanuslarda bulunan tuz miktarı, tüm kıtaları 150 metre derinlikte kaplayacak kadar fazladır.
-Bir salyangoz 3-4 yıl boyunca uyuyabilir; bu süre içinde besine ihtiyaç duymaz.
-2.000 kilometre uzunluğundaki Büyük Mercan Resifi, dünya üzerinde yaşayan en büyük canlıdır.
**************************************************************************************************************************
-Günün Fıkrası-
Temel otobüs yolculuğu sırasında mola yerinde inerek tuvalete gitmiş. Tuvalete girdikten kısa süre sonra, yan tuvaletten bir ses gelmiş:
– Merhaba!
Temel bu sesi duyunca önce ne yapacağını şaşırmış, sonra gayri ihtiyari “Merhaba” demek zorunda kalmış.
Hemen ardından :
– Nasılsın? diye ses gelmiş.
Temel yine şaşırıp muhabbete devam etmiş.
– iyiyim teşekkür ederim siz nasilsinuz?
Yan tuvaletten cevap gelmiş :
– Ne yapıyorsun? Bu soruyu duyan Temel, soruyu soranın o an ne yaptığını tahmin edeceğini düşünerek konuyu dağıtmak için :
– Trabzon dan izmir’ e cideyrum demiş. Ya siz? Yan kabinden sinirli ses tonu ile cevap gelmiş :
– Aşkım şimdi telefonu kapatmak zorundayım. Yan tuvalette adamın biri var, sana sorduğum soruları cevaplıyor.
*************************************************************************************************************************
Günün Sözü
Dünyanın neresinde olursa olsun, Haksız yere birisinin suratına atılan tokadı Kendi suratında hissetmeyen kişinin insanlığından şüphe ederim.
Ernesto Che
HAZIRLAYAN; FATİH GENÇER
1 Kitap 1 Film http://t.co/9fWD0SG2Na