Baro başkanlığı tarafından düzenlenen topluluk önünde etkili konuşma adı altında ‘Hitabet’ konulu konferansa Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu katıldı. Konferansta konuşan Feyzioğlu, ‘Adalet mülkün temelidir’ sözündeki ‘mülk’ün ülke olduğunu dile getiren Feyzioğlu, adalet olmazsa, sistem adalet dağıtmazsa mülkün, ülkenin de temelsiz kalacağını söyledi.
BİZİ YALNIZ BIRAKMADINIZ
Baro başkanlığı tarafından hafta sonu Carmine Hotel konferans salonunda topluluk önünde etkili konuşma adı altında ‘Hitabet’ konulu konferans düzenlendi. Konferansa Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’nun yanı sıra; Baro Başkanı Erol Çakır ve çok sayıda avukat katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başlayan programın açılış konuşmasını yapan Çakır, “Bu mutlu günümüzde ilk günümüzde ilk seminerimizde bizimle beraber olması bizi çok mutlu etti. Özellikle sayın başkanımıza bir konu belirlemedik. Biz serbest bir konuşma ortamı olsun istedik” dedi.
KUŞKUSUZ SİYASİ BİR MÜCADELEDİR
Daha sonra günün onur konuğu olarak konferansa katılan Feyzioğlu, TBB ve tüm barolar için bir numaralı mesleki sorunun hukukun üstünlüğünün sağlanması olduğunu söyledi.
Feyzioğlu, “Hukukun üstünlüğünün sağlanması talebi ve bu yolda yürüttüğümüz mücadele kuşkusuz siyasi bir mücadeledir. Siyaset öcü değildir. Açıkçası hukukun üstünlüğünün sağlanması noktasında hiçbir siyasi parti gerekli samimi çabayı ne dün ne bugün gösterdi. Bu bizim geçmişten beri sorunumuzdur, çözmediğimiz takdirde yarın daha da büyük sıkıntı olarak karşımıza çıkacaktır” diye konuştu.
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜN SAĞLANMASI
‘Adalet mülkün temelidir’ sözündeki ‘mülk’ün ülke olduğunu dile getiren Feyzioğlu, adalet olmazsa, sistem adalet dağıtmazsa mülkün, ülkenin de temelsiz kalacağını söyledi. Bugün Türkiye’nin büyük bir toplumsal huzursuzluğun içinde olduğunu ifade eden Feyzioğlu, “Sıkıntılı, zaman zaman kaotik ve duygusal anlamda bölünmenin işaretlerini veren bir süreçteyiz. O yüzden 75 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşımızı, hem güven hem de gurur duyar hale nasıl getirmeliyiz sorusunu ciddi düşünmeliyiz. Bu sorunun cevabı hukukun üstülüğünün sağlanmasıdır, bunu peşinen ilan edelim” dedi.
İNANILMAZ BİR HIZLA DÜŞMEKTEDİR
Avukatlık kanununda mutlaka değişiklik yapılması gerektiğini belirten Feyzioğlu, “Avukat olan veya olmayan tüm vatandaşlarımızı da ilgilendiren acı gerçek, Türkiye’de hukuk devletini yaşatacak olan hukukçuların kalitesi inanılmaz bir hızla düşmektedir. Bir devletin adına, anayasanın değişmez maddelerine bile hukuk devleti deseniz, o hukuk devletini yaşatacak kalitede hukukçular yetiştiremezseniz, sadece süslü metinlerde kalan cümleler kurmuş olursunuz” şeklinde konuştu.
HSYK YENİDEN YAPILANDIRILMALI
Türkiye’nin dört bir yanının ateş çemberi olduğunu ve bu ateşlerin ülkemizi cayır cayır yakmaya başladığını, zamanın birer adım geri gidip, elimizi uzatma, ortak akıl zamanı olduğunu belirten Feyzioğlu, tatlı dil ve ortak akıl çağrısında bulundu. Türkiye’de Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yeniden yapılandırılmasına acil ihtiyaç olduğunu dile getiren Feyzioğlu, 2011’deki yapılanmanın yanlış olduğunu bugünkü siyasi iktidarın da gördüğünü ve ‘Gelin şimdi birlikte yapalım’ denilerek, HSYK’nın mutlaka yeniden yapılandırılmak zorunda olduğunu söyledi. Feyzioğlu, bunu siyasi iktidar ve muhalefetin önüne tekrar koyacaklarını açıkladı.
HUKUK FAKÜLTELERİNE AKREDİTASYON GELİYOR
Ağır cezalarda ve ticaret mahkemelerinde hakim yardımcısı, tapu memurlarının hukukçulardan atanması yönünde de önerilerinden bahseden Feyzioğlu, 1.5 yıl önce 38 hukuk fakültesi dekanıyla ölçme ve değerlendirme, bir akreditasyon çalışması başlattıklarını söyledi. Bir cetvel hazırlandığını, belli sayıda öğretim, araştırma görevlisi ve kütüphanesi olmayanlara bir geçiş dönemi ilan ettikten sonra kamuoyuna duyuracaklarını açıklayan Feyzioğlu, ölçme değerlendirme kriterlerini YÖK’ün sahiplenmesi halinde soruların ciddi ölçüde çözüleceğine inandığını da sözlerine ekledi.