Yaklaşık 12 yıl boyunca bağımlılık yapan her türlü uyuşturucu maddeyi kullandıktan sonra annesinin gözyaşlarına dayanamayarak uyuşturucuyu bırakan Keskin, Kırıkkale İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yürütülen “Hayat Boşluk Kabul Etmez Projesi”ne gönüllü olarak destek vermeye başladı.
“HAYATIN ACIMASIZLIĞINI MADDE KULLANIRKEN ANLADIM”
Uyuşturucu madde kullanan bağımlılarla bire bir görüşüp onları ikna etme konusunda projenin en önemli ayağını oluşturan Keskin, uyuşturucudan kurtulmak isteyen ancak başarılı olamayan gençlere doğru yolu göstererek onlara rehberlik ediyor. Sağlık Müdürlüğü tarafından proje kapsamında madde bağımlısı gençlerin rehabilitasyonu için oluşturulan 15 kişilik sınıfın başkanlığını yapan Keskin, kendisi için asıl hayatın uyuşturucuyu bıraktıktan sonra başladığını ve geride bıraktığı 12 seneyi kayıp olarak gördüğünü söyledi. Lise öğrencisiyken arkadaş çevresinin etkisiyle esrar kullanmaya başladığını ve 28 yaşına kadar aralıksız bağımlılık yapan her türlü maddeyi içtiğini belirten Keskin, şöyle konuştu: “İlk günler çok keyif veren, her şeyi unutturan güzel bir içecekmiş gibi geldi. Bağımlı olduktan sonra artık uyuşturucusuz yapamaz oldum. Liseyi dahi zor bitirdim. Çünkü okul ve aile hayatım diye bir şey kalmamıştı. Zamanla tamamen uyuşturucu beni kıskacına aldı. Yaşayıp yaşamadığımın farkında bile değildim. Bu dönemde arkadaş, dost, kardeş bildiğim insanların sadece uyuşturucu kullanmak için yanımda olduklarını gördüm. Sevdiğim insanların hiç biri yanımda kalmadı, herkes benden kaçmaya başladı. Bu çok zoruma gitti. Ailemin maddi durumu iyi olmamasına ve çalışmadığım için bir gelirim bulunmamasına rağmen uyuşturucudan vazgeçemiyordum. Ailemden aldığım harçlıkları kuruşuna bile dokunmadan uyuşturucuya veriyordum. Hayatın acımasızlığını madde kullanırken anladım.”
“ANNEMİN GÖZYAŞLARINA DAYANAMADIM”
Sadece annesinin kendisine destek olduğunu ve her gün uyuşturucuyu bırakması için nasihatlerde bulunduğunu, hiç bir zaman kendisini hor görüp dışlamayıp bağrına bastığını anlatan Keskin, annesinin 12 yıl boyunca sabahlara kadar kendisini beklemekten bir gün olsun vazgeçmediğini söyledi. Keskin, uyuşturucu madde kullananlar için hayatın akşam başlayıp sabaha karşı bittiğini belirterek, şöyle devam etti: “Yine bir gün sabaha karşı ezan okunurken elimde bira şişesi ve esrarla sarhoş bir halde eve gelmiştim. Annem sabah namazını kılmış Kur’an-ı Kerim okuyordu. Onu o halde görünce utandım, mutfağa geçtim ve esrarı yaktım. Annem gelip nasihatlerde bulunmaya başladı. Annemin ağlayarak ‘artık bu illeti bırak ne olursun’ diye yalvarmaya başlaması beni kendime getirdi. Çaresizce gözlerime bakıp ağlıyordu. İlk defa onu bu kadar çaresiz, halsiz, ne yapacağını bilemez halde gördüm. Her zaman karşımda güçlü duran kadın yıkılmış gibiydi. Döktüğü her gözyaşı adeta kalbimin üzerine damlıyordu. Üzüntüden dizlerimin bağı çözüldü. Anneme sarılıp, gözyaşlarını sildim. Ağlamamasını söyleyerek bira şişesini ve esrarı bıraktım. O gün hattımı kırıp telefonu attım. Annemin sayesinde uyuşturucudan kurtuldum ve benim için hayat iki yıl önce yeniden başladı.”
“ALLAH’IN RIZASINI KAZANMAK İSTİYORUM”
Bir ay boyunca eve kapandığını ve hiç bir arkadaşıyla görüşmediğini aktaran Keskin, bir arkadaşının vesilesiyle İl Sağlık Müdürü Mustafa Uzun ile tanıştığını ve Uzun’un kendisine projeden bahsettiğini ifade etti. Keskin, projenin kendisini heyecanlandırdığına ve iyi bir insan olma yolundaki ilk adımı atabileceğine inandığının altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mustafa hocam Allah rızası için gönüllü olarak destek vermemi istedi. Ben bu zamana kadar hiç bir işe yaramayan, herkese zararı dokunan birisi olarak yaşadım. Bundan sonra iyi bir insan olup Allah’ın rızasını kazanmak için projeye dahil olmayı kabul ettim. 15 kişilik sınıfımız var, her gün arkadaşlarımızı saat 8’de evlerinden alıyoruz, akşam 5’e kadar beraber oluyoruz. Bilardo oynuyor, saz çalıyor, yüzüyor, spor yapıyoruz. Bize ayrılan alanda kuş, tavuk, köpek besliyoruz. Hafta sonları hep birlikte balığa ve kampa gidiyoruz, yakın zamanda da arıcılık eğitimi alacağız. Bize uyuşturucuyu hatırlatmayacak ve bundan sonraki yaşantımızda yeni bir hayat kurup geleceğimizi kazanabilecek aktiviteler yapıyoruz.” Hasan Keskin, ailelere ve gençlere tavsiyelerde bulunarak ailelerden çocuklarını ilgisiz bırakmamalarını, onları boşluğa itmemelerini, ellerinden tutup başlarını okşayıp şefkat göstermelerini istedi. Gençlerin de ailelerini üzecek hiç bir davranış içinde olmamalarını öneren Keskin, “Uyuşturucunun sonu yok, 30 yaşıma geldim hala evlenemedim, bir işim yok ve hayat kuramadım. Benim gibi olmamak için hiç bulaşmamak gerekiyor. Bulaşanların da iş işten geçmeden önce gittikleri yoldan dönmesini isterim. Bunun için de mücadele ediyorum” diye konuştu. En büyük hayalinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile yüz yüze görüşmek olduğunu dile getiren Keskin, onlara hem verdikleri destekten dolayı teşekkür etmek hem de bu illetten nasıl kurtulduğunu anlatmak istediğini sözlerine ekledi.
DEVLETİN SICAK ELİ UZANDI
Kırıkkale İl Sağlık Müdürü Mustafa Uzun da AMATEM ve diğer merkezlerde tıbbi tedavileri tamamlanmış gençleri dahil ettikleri projeyi 1 yıldır yürüttüklerini ve çok iyi bir mesafe kat ettiklerini bildirdi. Madde bağımlısı gençlerin rehabilitasyonu için sportif ve sosyal faaliyetlerin yanı sıra milli ve kültürel değerler eğitimi de verdiklerini anlatan Uzun, bu kapsamda gençlerle kültür gezileri yaptıklarını, İstanbul ve Kayseri’ye gittiklerini gelecek hafta Mevlana Türbesi’ni ziyarete gideceklerini aktardı. Rehabilite edilen 8 genci İŞKUR aracılığıyla İl Sağlık Müdürlüğü’nde işe başlattıklarını, 4 gence de sivil toplum kuruluşları aracılığıyla iş bulduklarını kaydeden Uzun, “Devletin sıcak elini madde bağımlısı gençlerimize ulaştırdık. Eğitimleri yarım kalmış gençlerimizin eğitimlerini tamamlamalarını sağlıyoruz. Bu arkadaşlarımızın evlenip yuva kurabilmesi için de çaba göstereceğiz. Onların yeni hayatlarında her zaman yanlarında olacağız” dedi.
